Son dönemde kapasiteden çok kalite odaklı yatırımlar yaptıklarını belirten Doğru Döküm Genel Müdürü Oktay Doğru, “Kalitemizi yükseltmek için bir yandan işimize yatırım yaparken diğer yandan hammadde kalitesini artırmak için iş ortaklarımızla birlikte çalışıyoruz. Ayrıca çevreye olan etkimizi azaltmak için atığımızı azalttığımız gibi enerjimizi de GES’ten almak için yatırıma başladık” dedi.
Kuruluşundan bu yana elde ettiği 31 yıllık tecrübesi ve yatırımları ile Türkiye’nin önde gelen çelik, pik ve sfero döküm fabrikalarından biri konumuna gelen Doğru Döküm Ankiros Fuarı’nda sektör paydaşları ile buluşacak. Sektörel buluşmaları piyasadaki hareketliliğin artması adına önemli bulduklarını belirten Doğru Döküm Genel Müdürü Oktay Doğru, “Sektörel trendleri yakalamak adına sürekli çalışıyoruz.
Müşteri tarafından gelen talebi karşılamak için işimize yaptığımız yatırımlarla sektördeki farkımızı ortaya koymaya özen gösteriyoruz” dedi.
Dökümcülük sektörü ile ilgili algının aksine çevre konusunda hassas davrandıklarını da belirten Doğru, “Aydın’da 4,8 MW gücünde bir GES kurulumu yapacağız. Çağrı mektubumuzu alığımız projenin ÇED ve diğer yasal süreçlerinin tamamlanmasıyla kuruluma başlayacağız.
Yaklaşık 5 milyon dolarlık yatırım maliyeti olan proje ile üretimimizin tamamını GES’ten elde ettiğimiz enerji ile karşılayacağız. Mevcut projeksiyonumuzda 2025’in ilk çeyreğinde bu yatırımı devreye almayı planlıyoruz. Ayrıca bünyemizdeki tesis ile proseste kullandığımız kumu saatte 2 ton olarak geri dönüştürerek yeniden kullanıma hazır hale getiriyoruz. Lokasyonumuz özellikle şehir yerleşimine yakın olduğu için filtrasyon sistemlerine yakın zamanda 1,5 milyon dolar dolayında yatırım yaptık” diye konuştu.
“Üretimin yarısı ihracata gidiyor”
Tek vardiya aylık 4 bin 500 ton döküm kapasitesine sahip olduklarını ve 2000 yılından bu yana 5 bin metrekarelik mevcut tesislerini kullandıklarını söyleyen Oktay Doğru, “Parça başına 20 ton pik, 20 ton sfero ve 10 ton çelik dökebilecek kapasitedeyiz. Saç şekillendirme kalıpları ile otomotiv sektörü kapasitemizin %50’sini oluştururken kalan kapasitemizi makineden çimentoya kadar birçok sektörde kullanıyoruz. Üretimini yüzde 50-60 aralığında ihraç eden bir firmayız. Son dönemde kapasiteden çok kaliteye yatırım yaptık. Kendi proseslerimizi iyileştirdiğimiz gibi proseslerde kullandığımız strafor gibi hammaddelerin üreticileri ile yaptığımız görüşmelerde mevcut proseslerimizdeki know how’ı paylaşarak o taraftaki kalitenin de artmasına da katkı sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Hükümetin uyguladığı sıkı para politikasının piyasalardaki fiyat istikrarı için önemli olduğunu ancak kur politikası serbest bırakılmadığı için özellikle ihracatçı firmaların maliyet baskısı altında kaldığını belirten Doğru, “Sektörel olarak İtalya ve Almanya ile fiyatlarımız kafa kafaya geldi. Bu da rekabette bizi fazlasıyla zorluyor. İç piyasada da işlerin Çin’e kaymasının yanı sıra OEM’lerin yeni projeye başlamaması sektörü yavaşlattı” dedi.