Türkiye Yeşil Fonu Geliyor

Yeşil Yatırım Fonu ile yeşil dönüşüm sürecine katılan işletmelerin sermaye ihtiyacı karşılanarak sürecin hızlandırılması ve Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma yolunda attığı adımların güçlendirilmesi hedefleniyor.

İklim değişikliği ile mücadelede ekonomik büyümenin sürdürülmesi, başta gelişmekte olan ülkeler olmak üzere, az gelişmiş ülkelerin de gündeminde yer alan bir konu. Çevresel açıdan sürdürülebilir ekonomi ise "yeşil dönüşüm"ün sağlanmasından geçiyor. Yeşil dönüşüm ise en fazla sera gazı salımına neden olan yoğun enerji kullanılan sektörler olmak üzere, tüm sektörlerde sera gazı salımlarının azaltılmasını mümkün kılacak bir dönüşümü gerekli kılıyor. Yeşil dönüşüm sektörlerde köklü bir değişiklik ihtiyacı ortaya çıkararak ciddi finansal kaynak talebine neden olurken iklim anlaşmalarında verilen taahhütlerin yerine getirilmesi de bu talebin karşılanmasından geçiyor. “Türkiye Yeşil Fonu” da bu noktada önem kazanıyor.

Türkiye’de yeşil dönüşüm sürecinin hızlandırılması için kurulacak Türkiye Yeşil Fonu, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası tarafından idare edilecek bir finansal destek mekanizması. Fonun Sermaye Piyasası Kurulu mevzuatına tabi ve girişim sermayesi yatırım fonu statüsüne sahip olması planlanıyor. Yeşil Yatırım Fonu ile yeşil dönüşüm sürecine katılan işletmelerin sermaye ihtiyacı karşılanarak sürecin hızlandırılması ve Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma yolunda attığı adımların güçlendirilmesi hedefleniyor.

Fonun ilk etapta Dünya Bankası tarafından sağlanacak 155 milyon dolar tutarındaki kredi ile oluşturulması ve önceliğin küçük ve orta ölçekli işletmelere verilmesi planlanıyor. Yüksek sera gazı emisyonuna neden olan işletmelerin dönüşüm sürecine hızlıca dahil olması gerektiği göz önüne alındığında da Türkiye Yeşil Fonu’ndan ilk olarak enerji ve imalat sektöründe faaliyet gösteren paydaşların yararlanması bekleniyor. Özel sektörün de sermaye aktarmasıyla zamanla derinlik kazanacağı öngörülen fonun, Türkiye’nin yeşil dönüşümünde belirleyici bir rol oynaması amaçlanıyor.

AB’nin 2050’de Net Sıfır Emisyon hedefine ulaşabilmek için geliştirdiği ekim ayı itibarıyla geçiş süreci başlatılan Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) Gümrük Birliği kapsamında yapılan ticarete uygulanacak. Mekanizma 2026 yılında öncelikli olarak elektrik enerjisi üretimi, demir-çelik, alüminyum, çimento, gübre ve hidrojen üretim sektörlerinde faaliyete alınacak. Türkiye’nin en fazla ihracat yaptığı pazarın AB olduğu ve bahse konu sektörlerin ihracatta hatırı sayılır bir yer tuttuğu dikkate alındığında, Türkiye Yeşil Fonu’nun bu sektörlerden başlanarak faaliyete alınması daha da önem kazanıyor. Türkiye’nin SKDM sonrası avantajlı konumunu koruması için de bu sektörlerde tüm üretim süreçlerinin yanı sıra mal ve ürünlerin teslim edilmesi sürecinin de düşük emisyonlu olması, mümkün olduğunca karbonsuzlaştırılması gerekiyor.

Yabancı yatırımcıların katılımıyla yüksek derinliğe ulaşarak yeni iş alanları ve ticari ilişkiler yaratma potansiyelinin yüksek olduğu düşünülen Türkiye Yeşil Fonu’nun Türkiye ekonomisinin sürdürülebilirliğinin yanı sıra bölgesel ve küresel ticaretin karbondan arındırılmasına da katkı sağlamasının oldukça muhtemel olduğu görülüyor.

Kaynak: https://www.aa.com.tr

 
TÜDÖKSAD, Dünya Dökümcüler Birliği ve Avrupa Dökümcüler Birliği Üyesidir.

İŞ BİRLİKLERİMİZ

TÜDÖKSAD, CHROMAFOR (Erasmus+ KA202) projesinin bir ortağıdır.
TÜDÖKSAD, Türkiye Döngüsel Ekonomi Platformunun bir üyesidir
Rakamlarla TÜDÖKSAD
9.5 Milyar

Türkiye Döküm İhracatı (Euro)

2

Türkiye'nin Avrupa Döküm Üretim Sıralaması

1976

Kuruluş Tarihi

204

TÜDÖKSAD Üyelerinin Sayısı